Sevgili blogger arkadaşım Melodi ile çok güzel bir moda çekimi için Berlin’deydik. Bu soğuk havada ve Berlin’in referandum zamanında Berlin sokaklarında pullu, mini elbiselerle çekim yaptık. Christmas havasının popüler olduğu bu zamanlarda neler yedik, nereleri gezdik gelin birlikte görelim. İyi seyirler…
Bu seyahat için daha gitmeden çok heyecanlıydım çünkü ilk defa eşimden ayrı yurt dışına seyahate gidiyordum. Cem, Melisa’ya bakmak için evde kaldı ve ben üç günlük bir moda çekimi için Avrupa’nın güzel şehirlerinden biri olan Berlin’e doğru yola çıktım.
İlk gün önce güzeller güzeli arkadaşım Melodi ile vakit geçirdik. Biraz atıştırmak için bir mekan bulduk ama atıştıralım derken ipin ucunu biraz kaçırdık. Ardından Dr.Marten’s aşkıyla Dr.Marten’s in mağazasına gittik. Yaklaşık olarak üç- üç buçuk saatimizi ayakkabı seçerken harcadık. Burada söyleme gereken önemli bir nokta var; kalıpları bizim ülkemizin kalıplarına göre inanılmaz çok farklı. Çok yorgun ve ellerimiz dolu halde otele dönüyorduk ki, Christmas etkinlikleri yapılan koskocaman bir panayır gördük. Tam bu zamanlarda Avrupa’da olmak çok doğru ve iyi bir karar çünkü her yer Noel ile ilgili ışıklar, süslemeler ve etkinliklerle dolu oluyor.
İlk çekim günü sabahı uyandığımda gözlerimin, göz altlarımın şişmesiyle uyandım. O kadar şiş ve kötüydü ki, Melodi bile korktu. Bu şişliğin uykusuzluktan veya yorgunluktan olmadığını çok iyi biliyordum. Üç buçuk yıldır yani Melisa hayatımıza girdiğinden beri çok uyuduğumu hatırlamıyorum. Aklıma gelen en güçlü ihtimal alerji olmamdı. Bir akşam öncesinde akşam yemeği için gittiğimiz restorantta yediğim mantarlı makarna -ki normalde çok severim- alerji yapmıştı.
Çekimlere gelecek olursak eğer, buz gibi havada mini elbiselerle dış çekim yapmak beni epeyce zorladı. İnsanlar özellikle Avrupa’da bu tarz çekimlere hatta bırakın bu tarz moda çekimlerini, günlük kıyafet ile vlog çekmemi bile garipsiyor. Bu Amsterdam’da da böyleydi, Berlin’de de böyle oldu. Ama bu sefer ek bir olay vardı şansımıza. Tam bizim dışarıda pullu, mini elbiselerle çekim yaptığımız gün Berlin’de referandum günüymüş. Halk, oy kullanmaya gidiyor ve biz orada çekim yapıyoruz. Komik ve tatlı bir durumdu. Hepsi bize çok kibar davrandı; ıslık çalanlar oldu, iltifat edenler oldu sağolsunlar bizi motive ettiler.
Akşamına yani son akşamımız olan gün, kızlarla hep beraber Christmas çadırına gittik. Dönme dolaba bindik ve itiraf etmeliyiz ki biraz korktuk. Çünkü beklediğimizden yani bizim düşündüğümüzden çok daha hızlı dönüyordu. Dönme dolap macerası biter bitmez kendimizi mükemmel atıştırmalıkların olduğu tarafa attık. Meşhur tatlılardan yedik ve fazlasıyla eğlendik. Melodi ile acıktığımızı fark edip kendimize yemekhaneye benzer bir sushici bulduk. Siparişimizden hemen önce yaptıkları yeşil çay ikramı bizim gönlümüzü kesinlikle aldı !